15 Ocak 2020 tarihli ve 31009 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 2017/22355 başvuru numaralı ve 26/12/2019 tarihli karar ile Anayasa Mahkemesi, Wikipedia adlı İnternet sitesine erişimin engellenmesinin ifade özgürlüğünün ihlali olduğuna ilişkin karar verdi.
Wikimedia Foundation Inc., Punto24 Bağımsız Gazetecilik Derneği, Kerem Altıparmak ve Yaman Akdeniz tarafından yapılan başvuru, sadece Punto24 Bağımsız Gazetecilik açısından kişi bakımında yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez bulundu.
Anayasa Mahkemesi tarafından verilen kararın önemli kısımları şu şekilde:
Başvurunun Konusu ve URL’lerin İçerikleri: İki URL adresinde yer alan içerik nedeniyle Wikipedia sitesinin tamamına erişim engellenmiştir. URL adreslerinden ilki “State-Sponsored Terrorism” (Devlet Destekli Terörizm) başlığı altında bulunmaktadır ve bu başlık altında on altı ülke belirtilmiştir. Ülke adlarına verilen bağlantılarla her birinin terörizme sağladığı iddia edilen desteğe ilişkin açıklamalara ulaşılmaktadır. Erişimin engellenmesi tedbirinin konusu “Turkey” alt başlığında yer alan içeriktir.
İkinci URL adresi ise “Foreign involvement in the Syrian Civil War” (Suriye İç Savaşına Yabancı Katılımı) başlığının altında bulunmaktadır. Bu başlık altında Suriye’deki iç savaşla bağlantılı görülen ülkeler “Support for the Syrian Ba’athist government” (Suriye Baas hükumetine destek) ve “Support for Syrian opposition” (Suriye Muhalefetine Destek) başlıkları altında sınıflandırılmıştır. Erişimin engellenmesi tedbirinin konusu “Support for Syrian opposition” başlığı altındaki “Turkey” alt başlığında yer alan içeriktir.
Her iki URL adresindeki içerik de Suriye’de yaşanan iç savaşın önemli dış aktörlerinden biri olarak nitelendirilen Türkiye’nin mevcut rejime karşı, terör örgütleri de dahil olmak üzere Suriye’deki muhalif güçleri desteklediği iddiaları ile ilgilidir. Türkiye’nin IŞİD gibi terör örgütlerine maddi yardımın yanında askeri ve lojistik destek sağladığı ve IŞİD ile petrol ticareti yaptığı ileri sürülmektedir.
URL adreslerinde yer alan maddeler incelendiğinde iddiaların önemli bir kısmının ulusal ve uluslararası basında yer alan haberlere dayandırıldığı görülmektedir. Wikipedia’ya erişim engellenmiş olmakla birlikte referans yapılan bu kaynakların tamamına yakını İnternet üzerinden erişilebilir durumdadır. İçeriklerde ayrıca başta Türkiye’deki iktidar ve ana muhalefet partisi yetkililerinin beyanları olmak üzere ulusal ve uluslararası kamuoyunda tanınmış kişilerin açıklamalarına da yer verilmektedir. Bazı iddialara ise herhangi bir dayanak gösterilmediği veya kaynaklarının güvenilirliğinin tartışmalı olduğu anlaşılmaktadır.
Erişimin Engellenmesinin Sebepleri: URL tabanlı engellemenin teknik olarak mümkün olmaması ve birinci başvurucunun da anılan içerikleri İnternet sitesinden çıkarmaması, erişimin engellenmesi tedbirinin sitenin tamamına yönelik olarak uygulanmasına neden olmuştur.
Gerek idari makamlar gerek Sulh Ceza Hakimliği, erişimin engellenmesi tedbirinin gerekçesi olarak yalnızca anılan içeriklerin 5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi kapsamında “Yaşam hakkı ile kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi” açısından gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında olmalarını göstermişlerdir.
Sulh Ceza Hakimliği, birinci başvurucunun erişimin engellenmesi tedbirinin kaldırılmasına yönelik başvurusunu ise anılan içerikler ile uluslararası platformda ve ülke içinde Türkiye’nin saygınlık ve itibarını zedeleyecek, terörü destekleyen bir devlet olduğu izlenimi verecek derecede haksız nitelikte saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle reddetmiştir.
5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi kapsamında Başkan tarafından İnternet ortamında yer alan yayınla ilgili olarak içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesine karar verilmesi biçimindeki yol ancak gecikmesinde sakınca bulunan, dolayısıyla ivedilikle müdahale etmeyi gerektirecek hallerde işletilmesi gereken istisnai bir yoldur. Somut olayda Wikipedia’ya erişim Kanun’un 8/A maddesine dayanılarak engellenmiş, ancak idari makamlarca da derece mahkemelerince de anılan Kanun maddesi kapsamında yapılan müdahalelerde gözetilmesi gereken hususlar değerlendirilmemiştir. Erişimin engellenmesi kararına konu URL adreslerinde yer alan yayınların içeriği ile sınırlama sebebi arasındaki ilişki ortaya konulamadığı gibi gecikmesinde sakınca bulunan bir durumun varlığı da gösterilememiştir.
Diğer taraftan “milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi” gibi ayrıntılı olarak somutlaştırılması ve önceden bilinmesi mümkün olmayan durumları ifade eden ibarelerin içerik ve kapsamlarının kanun koyucu tarafından önceden tek tek belirlenmesi mümkün değildir. Söz konusu ibarelere, uygulama ve yargı kararlarıyla zaman içinde anlam kazandırılarak ibarelerin genel çerçevesi belirlenmekte ve içerikleri somutlaştırılmaktadır. Bununla birlikte anılan ibarelerin keyfi uygulamalara yol açacak şekilde ve geniş yorumlanması ifade özgürlüğünün ihlaline sebebiyet verebilecektir.
Erişimin Engellenmesi Sebeplerinin Değerlendirilmesi ve Kararın Gerekçesi: Başvuru konusu olaydaki erişimin engellenmesi kararında, iki URL adresinde yer alan içeriğe “millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması” kapsamında müdahale etmeyi haklı kılacak somut herhangi bir gerekçe gösterilmemiştir. Dahası başvurucunun erişimin engellenmesi kararına karşı yaptığı itiraz, içeriklerin “Devletin itibarını zedelemiş olması” gibi hangi sebeplerle “millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması” kapsamında ele alındığı anlaşılamayan bir gerekçeyle reddedilmiştir. Bu durum söz konusu kavramların geniş yorumlandığını düşündürtmektedir.
Somut olayda olduğu gibi kanunun izin verdiği müdahale sebeplerinin somut bağlantılar kurulmadan keyfiliğe yol açıldığı izlenimi oluşturacak şekilde geniş yorumlanması, kişilerin hukuki durumlarını belirsizleştirir ve kuralı öngörülemez hale getirir. Bu durumun oluşturacağı caydırıcı etki de başvurucularla birlikte aynı özgürlüğü kullanmak isteyen geniş kitlelerin ifade özgürlüğü üzerinde yaygın ve ağır bir baskıya neden olur.
Wikipedia, içeriğinde bulunan maddelerin subjektif bilgiler içerebileceğini, hatta sisteme veri girişinin herkese açık olması nedeniyle zaman zaman kötü niyetli girişimlere de maruz kalabildiğini belirtmekte; kullanıcılarını, sağladığı bilgilerin kesin ve değişmez doğrular olmayabileceği konusunda açıkça uyarmaktadır. Wikipedia, içeriğindeki maddelerin ancak uzun tartışmalar neticesinde ve zamanla tarafsız bir maddeye dönüştüğünü, bu sürecin aylar hatta bazen yıllar alabildiğini ifade etmektedir.
Başvuru konusu olayda erişimin engellenmesi kararının ardından bağımsız, gönüllü Wikipedia editörleri tarafından karara konu maddeler üzerinde kapsamlı değişiklikler yapılmış, maddeler daha tarafsız ve özenli bir üslupla yeniden kaleme alınmaya çalışılmış, güvenilirliği düşük ve doğrulanamayan içerikler ve bu içeriklerin alıntılandığı kaynaklar çıkarılmıştır. Bu kapsamda Türkiye’nin radikal oluşumlara destek verdiğine ilişkin iddiaların önemli bir kısmı silinmiştir. Ayrıca Nusra Cephesi ve IŞİD hakkındaki paragraflar büyük ölçüde revize edilmiş ve nispeten bilinirliği yüksek ve farklı bakış açılarını yansıtan kaynaklara da atıf yapılmıştır. Son olarak Suriye’den Türkiye’ye yapıldığı iddia edilen petrol kaçakçılığına ilişkin haberlere karşılık Türkiye’nin ve Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin petrol kaçakçılığı iddialarını yalanladığına ilişkin bir cümle ile ABD’nin Türkiye Büyükelçisi John R. Bass’ın bu iddiaların asılsız olduğunu açıkladığı ve 2014 yılındaki bu iddiaları dolayısıyla CIA’in özrünü içeren bir paragraf eklenmiştir.
Wikipedia’ya erişimin Türkiye’den engellenmiş olması sadece içerik sağlayıcı konumunda olan Wikimedia Foundation Inc.’in bilgi ve fikirleri yayma hakkına müdahale oluşturmamış, aynı zamanda Türkiye’deki kullanıcıların bilgi ve fikirlere erişme hakkını da sınırlandırmıştır. Üstelik erişimin engellenmiş olması, karara konu içeriklerin Türkiye’deki Wikipedia kullanıcıları arasında tartışmaya açılmasına engel olmuş; aktif Wikipedia editörlerinin anılan içeriklere katkı sunma, bu içeriklerde düzenleme ve değişiklik yapabilme imkanlarını elinden almıştır.
Wikipedia yazarları ve editörleri somut olaydaki müdahaleye neden olarak gösterilmiş olan içerikleri güncellemiş ve daha objektif hale getirmiştir. Söz konu maddeler bugün dahi güncellenmeye devam etmektedir. Buna karşılık idare ve derece mahkemeleri İnternet sitesinin bu sürekli yaşayan bir ansiklopedi olma özelliğini kararlarında gözetmemişlerdir.
Son olarak somut olayda erişim engellemeye konu içerikler nedeniyle daha sonra bir ceza soruşturması ve kovuşturmasının açıldığının bildirilmediği de eklenmelidir. Makaleleri yükleyen kişilerin kimliğini tespit etmenin zorluğu nedeniyle bir soruşturma açmak anlamsız olarak görülse bile makale içeriklerinde yer alan ve çoğu tartışmalı ifadelerin sahipleri bilindiği halde bu kişiler hakkında da bir ceza soruşturması yoluna başvurulmasının tercih edilmemiş olması, makalelerde Wikipedia’nın kapatılmasını haklı gösteren vahim nitelikte bir içerik bulunmadığını göstermektedir.
İdari ve/veya yargısal makamlarca başvuruya konu İnternet sitesine erişimin engellenmesi şeklindeki kısıtlamanın zorlayıcı bir nedene dayandığının ilgili ve yeterli bir gerekçe ile gösterilemediği sonucuna varılmaktadır. Mevcut durumda erişimin engellenmesi tedbiri sürekli hale gelmiştir. Bu şekilde süresiz hale gelen kısıtlamaların -İnternet sitesinin tamamına erişimin engellendiği de dikkate alındığında- ifade özgürlüğü üzerinde oldukça orantısız bir müdahale teşkil edeceği açıktır. Açıklanan gerekçelerle başvuruculardan Wikimedia Foundation Inc., Yaman Akdeniz ve Kerem Altıparmak’ın ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Anayasa’nın 26. maddesinin ihlal edildiğine karar verilmiştir.
Kararın örneği, ifade özgürlüğünün ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması ve yeniden yargılama yapılması için kararı veren Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği’ne gönderilmiştir.
Kararın tamamına şu link’ten ulaşılabilir: https://www.anayasa.gov.tr/media/6426/2017-22355.pdf